SORUMLULUK ALMA VE DEGİŞİM

Çok küçük bir çocuk duygularını ifade etmekten çekinmez.
Sevgiyi hissettiğinde sevginin içinde erir ve sevmekten korkmaz. Bu tanım sağlıklı bir insanın tanımıdır.

Gerçek siz, hiç büyümemiş olan içinizdeki o küçücük çocuktur.
Bazen içinizdeki çocuk dışarıya çıkar.
O anlarda kendinizi mutlu hissedersiniz. Eğlenirken, oynarken, resim yaparken, piyano çalarken, kendinizi bir şekilde ifade ettiğiniz anlarda çocuk dışarıdadır.
Bu anlar yaşamınızın en mutlu anlarıdır. Gerçek siz dışarıya çıktığında geçmişte takılmazsınız ve gelecekle ilgili endişe duymazsınız. O anlarda çocuk gibi olursunuz.
Çocuk gibi olabilmeyi değiştiren bir şey vardır: sorumluluk.
Bu durumda Yargıç devreye girer:
“Bir dakika, sorumlulukları­nı düşün, yapman gereken şeyler var.
Çalışmak zorundasın.
Okula gitmek zorundasın.
Hayatını kazanmak zorundasın.”
Tüm bu sorumluluklar aklımıza geldiğinde yüzümüz değişir ve yeniden ciddi bir surat takınırsınız.
Çocukların, yetişkinleri oynadığı oyunları izlerseniz o küçücük yüzlerinin değiştiğini görürsünüz. “Şimdi ben bir avukatım” dediğinde hemen yüzü değişir.
Yetişkin yüz taklidini yapar. Mahkemelere gittiğimizde gördü­ğümüz yüz budur.
Biz buyuz.
Başkalarının bizim göründüğümüz gibi olmadığımızı keşfetmelerinden çok korkarız. Başkalarını da kendi mükemmellik anlayışımıza göre yargılarız. Doğal olarak onların da asla bizim beklentilerimizi karşılaması mümkün olmayacaktır.
İnsanların size doğruyu söyleyeceklerini beklemeyin çünkü onlar kendilerine de yalan söylüyor.
Gerçeği kabul etmek iyileşmenin başlangıcıdır ve bir süre içinde her şey daha iyiye doğru düzelecektir.
Gerçek sevgi, diğer insanları değiştirmeye çalışmadan oldukları gibi kabul edebilmektir.
Beni mutlu eden sevgi, sizinle paylaşabildiğim sevgidir.
Sizi sevdiğimi niye yansıtayım ki?
Sizin, sevgime karşılık verip vermediğiniz önemli değildir. Yarın siz ya da ben ölebiliriz. Beni şu anda mutlu eden şey, size “sorumlulugu üzerime aliyorum” diyebilmektir.

Başa dön tuşu
1xbet giriş