Geçtiğimiz yıl içerisinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilerek yasa haline gelen sosyal medya düzenlemesi gereğince; Facebook, Twitter, YouTube gibi şirketler ülkemize temsilci atamak zorunda kaldılar. 1 Ekim tarihinden itibaren yeni yasama dönemine resmi olarak başlayan Dijital Mecralar Komisyonu, Facebook Türkiye temsilcisini TBMM’ye çağırdı. Sputnik’ten Osman Nuri Cerit tarafından yapılan haberlere göre Dijital Mecralar Komisyonu 4 Ekim’de Facebook bünyesinde yer alan platformlarda yaşanan sorunları sebebiyle temsilcilerden bilgi alacak. Bunun yanı sıra Türkiye’nin üzerinde çalışmalar yaptığı yeni sosyal medya düzenlemesi anlamında temsilcinin görüşleri de değerlendirilecek.
4 Kasım günü Facebook temsilcisi TBMM’de
TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, konu ile ilgili olarak açıklamalarda bulundu. Facebook bünyesinde yer alan platformlarda yaşanan ve 6 saat boyunca devam eden çökme hatırlatıldı. Yerli uygulamaların kullanılmasına değinen Yayman, “WhatsApp, Instagram ve Facebook platformlarında ortaya çıkan bağlantı sorunları gerçekten bizim üzerinde durmamız gereken bir soruna işaret etti” şeklinde konuştu.
Komisyon Başkanı Hüseyin Yayman, dünya çapında yaşanan çökme ile ilgili olarak akıllarda kişisel veri endişesi oluşturduğunu dile getirdi. Aynı zamanda sosyal medya platformlarını hedef göstererek “Bu uygulamalarda acaba sızıntı mı var? Acaba burada yaşanan bir başka problem mi var?” diyen Yayman, sözlerini şöyle sürdürdü: “4 Ekim’de yaşanan krizde aslında hepimizin aklına gelen şuydu; ‘Bu kişisel verilerimiz acaba çalındı mı? Kişisel verilerin korunması ne kadar önemli? Bu uygulamalarda acaba bir sızıntı mı var? Acaba burada yaşanan bir başka problem mi var?’ şeklinde ki hassasiyetler çok çok önemliydi ve biz bu sorunu bir kez daha yaşadık. Burada bir kez daha yerli uygulamaların kişisel verilerimizin korunmasının önemini bir kez daha anladık”
Hüseyin Yayman, sosyal medya platformlarının asılsız olan bilgilerin hızlı ve kontrolsüz bir şekilde yayılmasına sebep olduğuna değindi. Bu anlamda ise kamu düzeninin bozulması sebebiyle verildiği dile getirildi. Yayman açıklamasına şu şekilde devam etti:
“Bu platformlar her ne kadar bilgi paylaşımı ve haber alma imkanlarını sağlasa da teyit edilmemiş bilgilerin özellikle sosyal medya kullanıcıları tarafından çok hızlı ve kontrolsüz bir şekilde sunulması, asılsız bilgi paylaşımlarının milyonlarca kullanıcı tarafından görülmesine, tekrar paylaşılmasına ve neticede kamu düzeninin bozulmasına kadar giden sorunlara yol açmaktadır. Her toplantımızda biz bunu ısrarla gündeme getirdik.”
Genel olarak kişisel verilerin korunması konusuna değinen Hüseyin Yayman, açıklamasını şöyle noktaladı; “Bizim komisyonun uzun ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin en çok üzerinde durduğu husus; kişisel verilerin korunmasıdır. Demokrasimizi ve siyasetimizi rehin almak isteyen ulusaşırı şirketlere karşı bizim gerçekten bir birlik beraberlik içerisinde hem demokrasimizi korumak hem de özgürlük-güvenlik dengesini sağlayarak yol yürümemizin önemli olduğunu bir kez daha görüyoruz ve yaşıyoruz”
